SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

AZAD BAHSİ

<< 1506 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

16 - (1506) حدثنا يحيى بن يحيى التيمي. أخبرنا سليمان بن بلال عن عبدالله بن دينار، عن ابن عمر ؛ أن رسول الله صلى الله عليه وسلم نهى عن بيع الولاء وعن هبته. قال مسلم:

 الناس كلهم عيال، على عبدالله بن دينار، في هذا الحديث.

 

{16}

Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî rivayet etti. (Dediki): Bize Süleyman b. Bilâl, Abdullah b. Dinar'dan, o da İbni Ömer'den naklen haber verdiki,

 

Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) velâ'yı satmaktan ve hibe etmekten nehî buyurmuş.

 

Müslim der ki: Bu hadîste bütün râviler Abdullah b. Dinar'a çömezdirler.

 

 

(1506) وحدثنا أبو بكر بن أبي شيبة وزهير بن حرب. قالا: حدثنا ابن عيينة. ح وحدثنا يحيى بن أيوب وقتيبة وابن حجر. قالوا: حدثنا اسماعيل بن جعفر. ح وحدثنا ابن نمير. حدثنا أبي. حدثنا سفيان بن سعيد. ح وحدثنا ابن المثنى. حدثنا محمد بن جعفر. حدثنا شعبة. ح وحدثنا ابن المثنى. قال: حدثنا عبدالوهاب. حدثنا عبيدالله. ح وحدثنا ابن رافع. حدثنا ابن أبي فديك. أخبرنا الضحاك (يعني ابن عثمان). كل هؤلاء عن عبدالله بن دينار. عن ابن عمر، عن النبي صلى الله عليه وسلم، بمثله. غير أن الثقفي ليس في حديثه عن عبيدالله، إلا البيع، ولم يذكر: الهبة.

 

{…}

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Züheyr b. Harb rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize İbni Uyeyne rivayet etti. H.

Bize Yabyâ b. Eyyûb ile Kuteybe ve İbni Hucr da rivayet ettiler. (Dedilerki): Bize İsmail b. Ca'fer rivayet etti. H.

Bize İbni Numeyr dahî rivayet etti. (Dediki): Bize babam rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyân b. Saîd rivayet etti. H.

Bize İbni Müsennâ da rivayet etti. (Dediki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivayet etti.  (Dediki): Bize Şu'be rivayet etti. H.

Bize yine İbni Müsennâ rivayet etti. (Dediki): Bize Abdülvehhâb rivayet etti. (Dediki): Bize Ubeydullah rivayet etti. H.

Bize İbni Râfi' de rivayet etti. (Dediki): Bize İbni Ebî Füdeyk rivayet etti. (Dediki): Bize Dahhâk yâni İbni Osman haber verdi.

 

Bu râvilerin hepsi Abdullah b. Dinar'dan, o da İbni Ömer'den, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den bu hadîsin mislini rivayet etmişlerdir. Yalnız (Abdülvehhâb) Sekafî'nin, Ubeydullah'dan rivayetinde yalnız satış vardır. O hibeyi zikretmemiştir.

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buhari «Itk» bahsinde; Ebû Dâvûd «Ferâiz» de tahrîc etmişlerdir. Nesâî onu Muhammed b. Abdilmelik'den rivayet eylemiştir.

 

Buradaki velâ'dan murâd : Velâ-i atâkadır. Velâ-i atâkanın sebebi âzâd etmek değil, kölenin âzâd olmasıdır. Çünkü bir kimse yakın akrabasından bir köleye miras yolu ile sahip olursa köle âzâd olur; velâ hakkı da sahibine verilir. Eğer velâ'nın sebebi âzâd etmek olsaydı sahibine verilmemesi îcâb ederdi; çünkü sahibi onu âzâd etmemişti.

 

Âzâd olan köle ölürse onu âzâd eden kimse yahut vârisleri köleye mirasçı olurlar. Araplar bu hakkı kimi satar, kimi birine hibe ederlerdi. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bunu men'etti. Zîra velâ' hakkı neseb gibidir; değiştirmekle değişmez, Hicaz ve Irak ulemâsı velâ'nın satılıp hibe edilemeyeceğinde müttefiktirler. Ancak îbni Münzir burada ikinci bir kavil olduğunu söylemiştir. Mezkûr kavle göre Meymûne binti Haris (Radiyallahu anha) âzâd ettiği kölelerinin velâ hakkını Hz. Abbâs'a hibe etmiş; Urve de Tahinân'ın velâsını Mus'ab b. Zübeyr'in mirasçıları için satın almıştır. Atâ'nın dahî: «Sahibi kölesine dilediği kimse ile velâ' akdi yapmak için izin verebilir.» dediği rivayet olunur ki, bu da velânın hibe edilmesi demektir. Nevevî; «İhtimâl bu zevat bu hadîsi duymamışlardır » diyor.

 

Cumhuru ulemâya göre velâ ne satılır; ne de hibe edilir. Çünkü Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Velâ' neseb karabeti gibi bir karabettir.» buyurmuştur. Bunu İbni Ömer r.a. merfû' olarak rivayet etmiştir. Hadîs İbni Huzeyme, İbni Hibbân ve Hâkim'e göre sahihtir. Yalnız Beyhakî onun illetli olduğunu söylemiştir. Aynı hadîsi İbni Ömer (Radiyallahu anh)'dan İbni Battal da merfû' olarak başka bir tarîkle rivayet etmiştir.

 

Velâ neseb gibi olduğuna göre değiştirilmesine imkân yoktur. Çünkü nesebin değiştirilemeyeceğine icmâ' mün'akid olmuştur. Neseb değiştirmek mümkün olmadığı içindir ki, Allah Teâlâ evlâdlıklara mîrâs vermeyi neshetmiş; ve onları babalarının adları ile çağırmayı emir buyurmuştur. Resul-i Ekrem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i de babasından başkasına intisab edenlere lanet eylemiştir.